Ulaşmak isteyip de ulaşamadığımız, görmek isteyip de göremediğimiz öyle çok şey var ki bu dünyada. Aslında bunlar birer temel amaçtır bence. Bazı şeylerin farkında olmak amaçlar doğrultusunda mücadele etmek varımızı yoğumuzu maddi-manevi olarak vermeye hazır olmak gerekir. Her zaman zor olduğunu düşündüğümüz yapmaktan korktuğumuz bin bir çeşit o kadar çok hayal vardır ki. Kafamızda hep bunların gerçekleşmesi için çaba sarfetmek ve dua etmek zorunda kalırız.
Toplumda tüm bireylerin hayal kurma özgürlüğü olduğu gibi benimde hayallerim var. Memleketime olan sevgi ve muhabbetim dendir ki hayallerimin büyük bir kısmını içerisinden çıkmış olduğum Yahşihan ve Yahşihan halkının geleceği tamamlamaktadır. Öyle bir Yahşihan hayal ediyorum ki içimizden işsizlerimize istihdam sağlayacak işadamlarının çıktığı, devletimizin tüm kurumlarında itibar gören, tanınan bürokratlarımızın olduğu, bizleri mecliste temsil eden, Yahşihan ismini Türkiye'ye lanse edebilecek ulusal siyasilerimizin çıktığı, kalbinde iman, ağzında Kur'an eksik olmayan gençlerimizin yetiştiği-yetiştirildiği bir Yahşihan hayal ediyorum. Belki zor ama inanın imkansız değil.
Belediye olabilme unvanını kazandıktan sonra yarım asrı aşmış durumdayız. Ama içimizden bir elin parmaklarından daha fazla bürokrat, iş adamı, ulusal siyasetçi çıkmaması üzüntü gerektiren bir durumdur. Bunun sorumlusu bariz bir şekilde bu memleketin bireyleri olarak bizleriz. Kin, nefret,gurur ve ihtirası üzerimizden atmadığımız yaşananlarla ilgili kendimizi sorgulamadığımız sürece gelecek neslimizin geleceği de menfi anlamda bizden farklı olmayacaktır.
Cemiyete kalbi duygularla faydamız olmasını tasavvur ediyorsak,Yahşihan bireyleri olarak bize düşen görev bu ise ilk önce kendimizi ve aile fertlerimizi düzelterek başlamalıyız. Bizler siyasi görüş ayrıcalığı düşüncesiyle kavga edip birbirimize küsersek, dış mihrakların içimize yerleştirmiş olduğu yabancıların ticari ve siyasi alanda olmalarına ve bizim hakkımız iken başarıyı onların elde etmesine katkıda bulunmuş oluruz. Mühür kimdeyse Süleyman odur sözüne binaen eline mühür geçen hangi yabancı güç bizden birisine bir bardak su verme nezaketinde bulunmuştur. Hangi işsizimizi işe alıp hangimizin bir derdine derman olmuştur. Bu bizim kanayan yaramızdır ve bu kanı durdurmak bizlerin görevidir. Kendimi sizlere, cümlemizi Cenab-ı Hakk'a emanet ediyorum.
Allah yâr ve yardımcımız olsun.
Saygı-sevgi ve muhabbetle.
Bâki selamlar...